Kegel Egzersizleri, Amerikan Jinekolojist Arnold Kegel’in 1948 yılında bulduğu günümüzde hala popülaritesini koruyan pelvik taban kaslarını çalıştırmaya yönelik egzersizlerdir. Birçok yenilik bulunduğu zamanlarda mucize gibi karşılanmıştır. 1920’de Drummond tarafından C vitamininin adı konmuş ve sağladığı faydalar ile tüm dünyada mucize gibi görülmüştür. Evet C vitamini çok önemli ve hayatımızın vazgeçilmezlerindendir ve sağlıklı beslenme ile yeterince alırız ama fazlasını kullanmanın bir yararı olmadığını bilmek gerekir. Günümüzde kegel egzersizinin etkinliği konusunda da tartışmalı görüşler söz konusudur. İşin doğrusu kişinin problemin ne olduğuna göre değişir. Kişinin yaşadığı problemin altında yatan sebebi bulup ona göre çözüm yolları üretmek gerekir. Çünkü sorun her zaman bu kasların zayıf olmasıyla alakalı değildir.

21. yy’ın modern dünyasında hepimizin hayat tarzları çağa adapte olmuş durumda. Daha çok oturan, hareketsiz, stresli bireyler haline geldik. Hareketsizlik kanın vücudumuzdaki dolaşımının azalmasına sebep oldu. Atalarımızın ‘‘harekette bereket vardır’’ düsturundan uzaklaşmış olduk. Pelvik taban kaslarımız gövdemizin altında bir hamak gibi uzanmış çizgili kaslardır. Kayma, düşme, doğum, enfeksiyonlar, hareketsizlik, yanlış edinilmiş davranışlar, kabızlık, stres, kişilik tipi gibi durumlar bu kaslarda problemlere yol açabilir. Sorun kimi zaman kaslardaki zayıflama olabileceği gibi çoğu zaman kasların gergin ve hassaslaşmış olmasıyla alakalıdır. Bu nedenle her durumda kasları kuvvetlendirmeye çalışmaktan ziyade gevşeme, nefes kontrolü, pelvik taban farkındalığı, davranış modifikasyonu gibi faktörlerin üzerinde durmak gerekir.

Bu yüzden kegel’i her derdin devası olarak görmek yerine, gerçekten buna ihtiyacım var mı? Sorusunu cevaplamamız lazım.